beso volado

Kullanım örnekleri

beso volado
blowing kiss
icon arrow

blowing

Phonetic: "/ˈbləʊ.ɪŋ/"

Part Of Speech: verb


Definition: To produce an air current.


Definition: To propel by an air current.

Example: Blow the dust off that book and open it up.


Definition: To be propelled by an air current.

Example: The leaves blow through the streets in the fall.


Definition: To create or shape by blowing; as in to blow bubbles, to blow glass.


Definition: To force a current of air upon with the mouth, or by other means.

Example: to blow the fire


Definition: To clear of contents by forcing air through.

Example: to blow an egg


Definition: To cause to make sound by blowing, as a musical instrument.


Definition: To make a sound as the result of being blown.

Example: In the harbor, the ships' horns blew.


Definition: (of a cetacean) To exhale visibly through the spout the seawater which it has taken in while feeding.

Example: There she blows! (i.e. "I see a whale spouting!")


Definition: To explode.

Example: Get away from that burning gas tank! It's about to blow!


Definition: (with "up" or with prep phrase headed by "to") To cause to explode, shatter, or be utterly destroyed.

Example: The aerosol can was blown to bits.


Definition: To cause sudden destruction of.

Example: He blew the tires and the engine.


Definition: To suddenly fail destructively.

Example: He tried to sprint, but his ligaments blew and he was barely able to walk to the finish line.


Definition: (used to express displeasure or frustration) Damn.


Definition: To be very undesirable. (See also suck.)

Example: This blows!


Definition: To recklessly squander.

Example: I blew $35 thou on a car.


Definition: To fellate; to perform oral sex on (usually a man)

Example: Who did you have to blow to get those backstage passes?


Definition: To leave, especially suddenly or in a hurry.

Example: Let's blow this joint.


Definition: To make flyblown, to defile, especially with fly eggs.


Definition: To spread by report; to publish; to disclose.


Definition: To inflate, as with pride; to puff up.


Definition: To breathe hard or quick; to pant; to puff.


Definition: To put out of breath; to cause to blow from fatigue.

Example: to blow a horse


Definition: To talk loudly; to boast; to storm.


Definition: To sing.

Example: That girl has a wonderful voice; just listen to her blow!


Definition: To leave the Church of Scientology in an unauthorized manner.

icon arrow

blowing

Phonetic: "/ˈbləʊ.ɪŋ/"

Part Of Speech: verb


Definition: To blossom; to cause to bloom or blossom.

icon arrow

kiss

Phonetic: "/kɪs/"

Part Of Speech: verb


Definition: To touch with the lips or press the lips against, usually to show love or affection or passion, or as part of a greeting.


Definition: To (cause to) touch lightly or slightly; to come into contact.

Example: His ball kissed the black into the corner pocket.


Definition: Of two or more people, to touch each other's lips together, usually to express love or affection or passion.


Definition: To treat with fondness.

En İyi Tur-Eng Çevirmen

İngilizce, dünyada yaklaşık 1,5 milyar insan tarafından konuşulmaktadır. Dünyada en çok konuşulan dildir. 1.000.000'den fazla kelime var! Türkçe, Türkiye'de, Kuzey Kıbrıs'ta yaklaşık 80 milyon kişi ile Avrupa ve Kuzey Amerika'daki göçmen toplulukları tarafından konuşulmaktadır. Yaklaşık 88 milyon konuşmacı ile en çok konuşulan Türk dilidir. Türk dili, Türkiye'nin batısında yer alan Anadolu'da ortaya çıkmıştır. Şu anda, bu iki hacimli ve harika dildeki çevirilerle hızlı, rahat ve ücretsiz çalışmanız için size profesyonel çevirmenimizin işlevselliğini sunuyoruz!

İster eğitim, iş veya kişisel amaçlar için İngilizce'den Türkçe'ye veya Türkçe'den İngilizce'ye çevrilmiş metinlere ihtiyacınız olsun, online çeviri siteleri aklınıza gelen ilk çözüm olabilir. Tercümanımız kurumsal, akademik, yasal, tıbbi terimleri yetkin bir şekilde dikkate alır. Ayrıca çeviri aşamasında, aklınıza gelen metnin, ihtiyacınız olan terimler kullanılarak, bu alanda profesyonellerle çalışarak ihtiyacınız olan tarzda tercüme edildiğinden emin olabilirsiniz.Yukarıdaki giriş alanını kullanarak İngilizce-Türkçe sözlükte bir Türkçe terim arayın. İngilizce veya Türkçe arama yapabilirsiniz. İngilizce veya Türkçe aradığınız cümlenin çok fazla çevirisi varsa filtreleme seçeneklerini kullanarak sonuçları sınırlandırabilirsiniz. İngilizce-Türkçe sözlükte harfe göre ara. İngilizce-Türkçe sözlük, alfabeyi manuel olarak görüntüleme olanağı sağlar. Belirli kelimelerin çevirilerine bakmak ve bir cümle bağlamında ne anlama geldiklerini görmek için aşağıdaki bağlantıları da kullanabilirsiniz.Çeviri yazılımımızı diğer makine çevirmenlerinden farklı kılmak için çok yol kat ettik. Türkçe - İngilizce çevirmenimiz orijinal metnin anlamını ve cümlenin ana fikrini asıl amaçlandığı gibi korumak için tasarlanmıştır. Çevirmenimiz olabildiğince insandır. Ürünümüz en iyi gizliliği sağlar. Verilerinizi izlemiyor, satmıyor veya saklamıyoruz. Çevirileriniz size aittir. Transferler için kayıt ve ödeme gerekli değildir!